-
1 inhisar etmek
1) ограни́чиваться чемkonuşmamız bu meseleye inhisar etmeli — наш разгово́р до́лжен ограни́читься то́лько э́той пробле́мой
2) признава́ть пра́во, быть о́тданным кому-чемуsöz hürriyeti şu kürsüye inhisar etmiş bulunuyordu — свобо́да сло́ва была́ о́тдана вот э́той ка́федре
См. также в других словарях:
inhisar etmek — 1) yalnız ... üzerine olmak, yalnız ... için olmak, ... den dışarı çıkmamak, bir şeyle sınırlanmak Konuşmamız bu meseleye inhisar etmeli. 2) verilmek, tanınmak Söz hürriyeti şu kürsüye inhisar etmiş bulunuyordu, yarın buradan konuşmak hakkından… … Çağatay Osmanlı Sözlük
